google92207d2cbecf4788.html

Salgın arkadaşlıklarımızı nasıl etkiledi?

Pandemi sebebiyle pek çok insan eskisi gibi arkadaşlarıyla görüşemiyor. Peki, salgının arkadaşlıklarımızı mahvettiğini söyleyebilir miyiz? Uzmanlara göre cevabı hem evet hem de hayır.

Salgın arkadaşlıklarımızı nasıl etkiledi?
22 Şubat 2021 - 21:07
17 yaşındaki Anna*, koronavirüs salgını patlak vermeden önce yedi kızdan oluşan arkadaş grubuyla düzenli olarak bir araya geliyordu. 

Ancak sohbet etmek, alışveriş yapmak veya dışarıda bir gece geçirmek gibi aktivitelerin kısıtlandığı bu pandemi günlerinde, artık bu toplanmaları internet üzerinden yapıyorlar.

Almanya genelinde okulların kapalı olduğu dönemde Anna, çoğu arkadaşıyla olan iletişimini kaybetmiş. Sadece arada sırada, yakınlarda yaşayan bir arkadaşıyla yürüyüşe çıkıyor. Anna, "Onun dışında hiç kimse ile buluşmadım. Ailem, vaka sayılarının yüksek olması sebebiyle kimseyle buluşmamı istemiyor" diyor. 

Bir yıldır aralıklı devam eden pandemi kısıtlamaları arkadaşlıkları sürdürmeyi ve geliştirmeyi zorlaştırdı. Almanya dahil olmak üzere pek çok ülkede, kapanma önlemleri kapsamında büyük grupların toplanması yasaklandı. 

Koronavirüse yakalanmaktan korkan pek çok insan da arkadaşlarıyla dışarıda buluşmaya yöneldi. Ancak soğuk kış günleri bunu da zorlaştırıyor. 

Bu durum sadece Anna gibi gençleri etkilemiyor; ebeveynlerini de sosyal açıdan zorluyor. Pek çok ebeveyn, çalışma hayatının yanı sıra çocukların uzaktan eğitimi ile de ilgilenmekten sosyalleşmeye fırsat zaman ayıramıyor, restoranların, barların, spor salonlarının kapalı olması sebebiyle, arkadaşlarıyla iletişimde kalmakta güçlük çekiyor. 

Peki, salgın gerçekten arkadaşlıklarımızı mahvediyor olabilir mi? 

Cevabı hem evet hem de hayır.

Yakın arkadaşlıklar güçleniyor
Arkadaşlıklar üzerine kitap yazan Berlinli psikoterapist Wolfgang Krüger’e göre yakın arkadaşlıklarla sıradan arkadaşlık arasında bir ayrım var. Sıradan arkadaşlıklar, bir koroda şarkı söylemek, spor yapmak veya kağıt oynamak gibi ortak etkinliklere dayalı. "Eğer bunlar olmazsa", diyor Krüger, "bu arkadaşlıklar kaybolabilir." 

Krüger’e göre yalnızlığın özellikle yaşlı bekar erkekler arasında akut hale gelmesinin bir nedeni de bu. Yaşlılar, şüphesiz pandemi günlerinde yalnızlığa karşı daha savunmasız. Öyle ki yaşlılıkta yalnızlıkla mücadele eden sivil toplum kuruluşu Silbernetz, pandemi döneminde kendilerinden destek almak isteyen yaşlıların sayısının arttığını bildiriyor.

Ancak Krüger, pandeminin birçok yakın dostluğu da derinleştirdiğini savunuyor.

"Genelde en fazla üç yakın arkadaşa sahip olma eğilimindeyiz" diyen Krüger, "Bu arkadaşlara her şeyi anlatabiliriz, onlara tamamen güveniyoruz ve aramıda yüksek derecede samimiyet söz konusu." Bu arkadaşlıkların pandemi sebebiyle "çiçek açtığını" söyleyen Krüger, bunun sebebini "Çünkü kriz zamanlarında her zamankinden daha fazla konuşmaya ihtiyacımız var" diye açıklıyor.

Anna'nın deneyimi benzer. Pandemi sürecinde çok yakın bir arkadaşıyla düzenli olarak mektuplaştıklarını ve derin sohbetler ettiklerini söyleyen Anna, "Salgın öncesine göre daha yakın olduk" diyor ve ekliyor: "Ancak diğer arkadaşlıkları için aynısı geçerli değil. Bazı kız arkadaşlarım artık pek iletişim kuramıyor ve sanki birbirimizdan uzaklaşıyoruz gibi geliyor."

Her beş kişiden birinin arkadaşlıkları kötüleşti
University College London tarafından salgın sırasındaki ruh sağlığı üzerine geçen yaz yapılan bir ankete göre, katılımcıların yarısı başkalarıyla ilişkilerinde hiçbir değişiklik olmadığını, yüzde 15'i bu ilişkilerin iyileştiğini, yüzde 22’si ise arkadaşlıklarının kötüye gittiğini söyledi.

Almanya'daki Kassel Üniversitesi'nde arkadaşlıklar üzerine çalışan sosyolog Janosch Schobin, salgın sırasında insanların sosyal etkileşimlerini azalttığını ve daha az sayıda, daha yakın arkadaşlıklara odaklandıklarını söylüyor.

"İlgideki bu kayma, bazı arkadaşların yeteri kadar ilgi gördüğü anlamına geliyor" diyen Schobin, "diğerlerinin ise görmediği" diye ekliyor. Böylece daha önce kendimizi bir zamanlar yakın hissettiğimiz bazı insanlardan uzaklaşıyoruz.

Neyse ki yalnızlığın üstesinden gelmenin pek çok yolu var. Schobin, bazı kişilerin bu duruma uyum sağlayarak, daha önce çok yakın olmadıkları arkadaşları ve tanıdıkları ile ilişkilerini sıkılaştırdığını anlatıyor.

Sosyal medya ve gerçek hayat

Sosyal medya şirketi Snap Inc.’in pandemi dönemindeki etkileşimler üzerine yaptığı bir araştırma da yakın arkadaşların pandemi döneminde daha fazla etkileşim halinde olduğunu ortaya koyuyor.

Kuşkusuz, Anna gibi genç kuşaktakiler için sosyal medya, uygulamalar ve çevrimiçi oyunlar biraz rahatlık sağlamış olabilir.

Ancak tüm bunlar yine de gerçek hayattaki arkadaşlıkların yerini tutmuyor.

*Gerçek isim kullanılmamıştır

Stephanie Höppner

© Deutsche Welle Türkçe


YORUMLAR

  • 0 Yorum