KalDer Bekir Ağırdır'ı ağırladı
KalDer ‘Ceo’lar ile Buluşma’ etkinliğinde Bekir Ağırdır’ı ağırladı!
19 Ekim 2022 - 21:40
KalDer İzmir Şubesi’nin 2019 yılından beri düzenlediği, bölgedeki sanayi kuruluşlarının yöneticilerinin katıldığı “CEO’lar ile Buluşma” etkinliğinin konuğu KONDA A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi Bekir Ağırdır oldu. “2023 Toplumsal ve Küresel Bakış’ adıyla bir sunum gerçekleştiren Ağırdır, güncel ekonomik ve siyasi gelişmeleri değerlendirdi.
Toplantının açılışında konuşan KalDer İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Senem Kılıç, güncel ulusal ve uluslararası anlamda ekonomik, siyasi ve kültürel gelişmeleri belli periyotlarla değerlendirdiklerini söyleyerek bu toplantıda da kamuoyu araştırmacısı Bekir Ağırdır’ı ağırlamak istediklerini söyledi. Siyaseti, ekonomiyi ve dünya sahnesinde hızla değişen gündemi takip etmenin dijital dünyada bir yandan kolay bir yandan da zorlaştığını söyleyen Kılıç, “Ufuk açan, yeni bir bakış açısı ile gündemi değerlendiren isimlerle üyelerimizi bir araya getirmeye devam edeceğiz” diye konuştu.
Ağırdır: “Değişim yeni başlıyor”
KONDA A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi Bekir Ağırdır ise 2023 Toplumsal ve Küresel Bakış sunumuna Dünya’daki ve Türkiye’deki gelişmeleri genel bir perspektiften değerlendirme yaparak başladı. Ekonomiden siyasete, Rusya Ukrayna Savaşı’ndan, kültürel farklılıklara dayalı ayrımcılığı körükleyen popülist dünya liderlerinin tutumuna kadar geniş bir analiz sunan Ağırdır, “İş yapma alışkanlıklarımız değişti. Ancak unutmayın biz bunun daha fragmanını izledik, film yeni başlıyor. İklim değişikliği, enerji, gıda krizinin sebebi yerkürenin ritim değişikliği” dedi.
Ekonomi formülünün sonsuz kaynaklar üzerinden kurgulandığını söyleyen Ağırdır, “Fark edildi ki artık kaynaklar sonsuz değil. Üretim modelinin değişmesi gerekiyor. Elon Musk dahil herkes uzayda materyal arayışında aslında” dedi. Sanayi toplumundan bilgi toplumuna geçişte tüm yaşam biçiminin değiştiğini ancak elimizde bunu sağlayacak bilgi eksikliği olduğunu ifade eden Ağırdır, “Bir ara geçiş dönemindeyiz. Ben bu ara geçiş dönemine Dünya’nın küresel ara buzul dönem diye adlandırıyorum” diye konuştu.
Gelen değişime direnen büyük bir kesimin de bulunduğunu ifade eden Ağırdır, “Gelenekseller bu dönüşümden kaygılı. Hiç ummadığımız kesimler bile bu dönüşüme direniyor. Bütün ülkelerde bir yarılma mevcut. Her kurum içinde de bu değişimi savunanlar ve savunmayanlar olarak iki grup mevcut. Türkiye bu değişim kavgasının hem sahnesi hem de öznesi. Sosyolojik ve ekonomik olarak muhafazakarlar, sekülerler ve Kürtler olarak bir kutuplaşma mevcut” dedi.
Bu bölgeler arasında ve kendi içlerinde de kimliklere sıkışma olduğunu söyleyen Ağırdır, “Kimlik siyaseti insanları kutuplaştırıyor, bundan kaçınmak gerekir” dedi.
Ancak pandemiyle gelişen ekonomik krizin, kimliklerin harareti nedeniyle unuttuğumuz eski gerilimi tekrar canlandırdığını ifade eden Ağırdır, şöyle konuştu: “Kimlik gerilimi yönetilemezken sınıfsal gerilim yönetilebilir çünkü herkes birbirine mahkum, uzlaşma üretilebiliyor. Kimlikte ise uzlaşma zorunluluğu bulunmuyor. O sebeple bu bir fırsat, değerlendirmemiz lazım. Unutmayın açlık, yokluk kimlik tanımıyor. Türkiye’de 25 milyon aile mevcut, yüzde 40 ailede geliri giderinden eksik. 2 milyon 800 bin çocuk öğlen yemeği yiyemiyor. Yüzde 50 hanede de gelir gidere denk bir yaşam söz konusu. Geliri olmadığı zaman zorda kalıyor çünkü birikimi yok. Hanelerin borcu 4 kattan 11 kata çıkmış durumda.”
Toplantının açılışında konuşan KalDer İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Senem Kılıç, güncel ulusal ve uluslararası anlamda ekonomik, siyasi ve kültürel gelişmeleri belli periyotlarla değerlendirdiklerini söyleyerek bu toplantıda da kamuoyu araştırmacısı Bekir Ağırdır’ı ağırlamak istediklerini söyledi. Siyaseti, ekonomiyi ve dünya sahnesinde hızla değişen gündemi takip etmenin dijital dünyada bir yandan kolay bir yandan da zorlaştığını söyleyen Kılıç, “Ufuk açan, yeni bir bakış açısı ile gündemi değerlendiren isimlerle üyelerimizi bir araya getirmeye devam edeceğiz” diye konuştu.
Ağırdır: “Değişim yeni başlıyor”
KONDA A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi Bekir Ağırdır ise 2023 Toplumsal ve Küresel Bakış sunumuna Dünya’daki ve Türkiye’deki gelişmeleri genel bir perspektiften değerlendirme yaparak başladı. Ekonomiden siyasete, Rusya Ukrayna Savaşı’ndan, kültürel farklılıklara dayalı ayrımcılığı körükleyen popülist dünya liderlerinin tutumuna kadar geniş bir analiz sunan Ağırdır, “İş yapma alışkanlıklarımız değişti. Ancak unutmayın biz bunun daha fragmanını izledik, film yeni başlıyor. İklim değişikliği, enerji, gıda krizinin sebebi yerkürenin ritim değişikliği” dedi.
Ekonomi formülünün sonsuz kaynaklar üzerinden kurgulandığını söyleyen Ağırdır, “Fark edildi ki artık kaynaklar sonsuz değil. Üretim modelinin değişmesi gerekiyor. Elon Musk dahil herkes uzayda materyal arayışında aslında” dedi. Sanayi toplumundan bilgi toplumuna geçişte tüm yaşam biçiminin değiştiğini ancak elimizde bunu sağlayacak bilgi eksikliği olduğunu ifade eden Ağırdır, “Bir ara geçiş dönemindeyiz. Ben bu ara geçiş dönemine Dünya’nın küresel ara buzul dönem diye adlandırıyorum” diye konuştu.
Gelen değişime direnen büyük bir kesimin de bulunduğunu ifade eden Ağırdır, “Gelenekseller bu dönüşümden kaygılı. Hiç ummadığımız kesimler bile bu dönüşüme direniyor. Bütün ülkelerde bir yarılma mevcut. Her kurum içinde de bu değişimi savunanlar ve savunmayanlar olarak iki grup mevcut. Türkiye bu değişim kavgasının hem sahnesi hem de öznesi. Sosyolojik ve ekonomik olarak muhafazakarlar, sekülerler ve Kürtler olarak bir kutuplaşma mevcut” dedi.
Bu bölgeler arasında ve kendi içlerinde de kimliklere sıkışma olduğunu söyleyen Ağırdır, “Kimlik siyaseti insanları kutuplaştırıyor, bundan kaçınmak gerekir” dedi.
Ancak pandemiyle gelişen ekonomik krizin, kimliklerin harareti nedeniyle unuttuğumuz eski gerilimi tekrar canlandırdığını ifade eden Ağırdır, şöyle konuştu: “Kimlik gerilimi yönetilemezken sınıfsal gerilim yönetilebilir çünkü herkes birbirine mahkum, uzlaşma üretilebiliyor. Kimlikte ise uzlaşma zorunluluğu bulunmuyor. O sebeple bu bir fırsat, değerlendirmemiz lazım. Unutmayın açlık, yokluk kimlik tanımıyor. Türkiye’de 25 milyon aile mevcut, yüzde 40 ailede geliri giderinden eksik. 2 milyon 800 bin çocuk öğlen yemeği yiyemiyor. Yüzde 50 hanede de gelir gidere denk bir yaşam söz konusu. Geliri olmadığı zaman zorda kalıyor çünkü birikimi yok. Hanelerin borcu 4 kattan 11 kata çıkmış durumda.”
YORUMLAR