Foça, Orak Adası ve Sirenlerin Sessizliğinde Karaburun
"Mavi nurdan bir ırmak, yıldızların altında" diyor ya şarkı; o ırmağı Siren Kayalıkları'ndaki teraslarda güneş batarken bir görseniz...
Karaburun sırtlarındaki vedasında bir kızıl ırmak ayaklarınızın dibine kadar gelir, Eros'tan bir mesaj getirir gibi.
O kızıllıkta erir gidersiniz; rakı o zaman acımasızdır işte, gençliğinizden girer Homeros'a kadar gider belleğiniz.
Az aşağıda deniz yüzeyindeki kayaların üzerindeki midyeler şöyle bir açılır, size bakar gibi
"Bu kaçıncı kazazede?" der sanki.
Foklar, "Aman biz karışmayalım," diyen komşular sessizliğinde mağaralarına çekilirler.
Mürenler o kadar görmüş geçirmişlerdir ki "Akıl versek mi yoksa bana ne mi desek?" derken "Aman sen de!" deyip kayıverirler karanlık kaya altlarına...
Ta aşağılarda masa gibi bir kayanın üzerinde Foçalı bir gencin bin dokuz yüzlerde sevdiğinin adını kazıdığı yazının üzerine ara ara martılar konar.
Bilirler mi, bilmezler mi hangi anıların üzerine pislediklerini...
Orak Adası efsanedir; nergislerin gülücükler saçtığı zamanlarda bir gitseniz oraya, şöyle bir kulak verseniz dalgaların sesine, destanların nasıl oluştuğunu iliklerinizde hissedeceksiniz.
NECATİ VURAL / FOÇA